29 Ekim 2018 Pazartesi

"Türkiye Cumhuriyeti mesut, muvaffak ve muzaffer olacaktır"


Merhabalar.

Türkiye Cumhuriyetimizin 95. yılı mutlu, huzurlu ve neşe içinde kutlu olsun.

Ayrıca dünya ülkelerinde Cumhuriyeti benimseyen ve yaşayan tüm ülkelerinin de kutlu ve mutlu olsun. 

Cumhuriyet; kimsesizlerin kimsesidir. (Mustafa Kemal Atatürk)

Aslında yazılacak o kadar çok cümle var ki! Kendi cümlelerimi ne kadar yazsam da o günleri bize en güzel şekilde kim anlatabilir diye düşündüm. Tabi ki cevabı o tarihte yaşamış ve bugünleri bizlere armağan etmiş olan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ten başkasında bulamazdım.

28 Ekim 1923 20.30’da yemek yenirken; "Yarın cumhuriyet ilan edeceğiz!" dedim.

Orada bulunan arkadaşlar, hemen düşünceme katıldılar. Yemeği bıraktık. Hemen o dakikada nasıl davranılacağı üzerinde kısa bir program saptadım ve arkadaşları görevlendirdim.

Düzenlediğim programın ve verdiğim yönergenin uygulanışını göreceksiniz.

Baylar, görüyorsunuz ki cumhuriyet ilanına karar vermek için Ankara'da bulunan bütün arkadaşlarımı çağırmaya ve onlarla görüşüp tartışmaya gerek ve gereksinme görmedim.

Çünkü onların öteden beri ve doğal olarak bu konuda benim gibi düşündüklerinden kuşkum yoktu. Oysa o sırada Ankara da bulunmayan kimi kişiler hiçbir yetkileri yokken, düşünce ve olurları alınmadan cumhuriyetin ilan edilmiş olmasını, gücenme ve ayrılma nedeni saydılar.

Önerim Parti Grubunda ve Hemen Mecliste Görüşülerek "Yaşasın Cumhuriyet" Sesleri Arasında Kabul Olundu.

Abdullah Azmi Efendi'nin: "Bu iş önemlidir. Bu konu daha görüşülsün!" diye yükselen çıkışına karşın, görüşmenin yeterliği kabul olundu. Ondan sonra önerinin tümü ve arkasından maddeleri birer birer okunarak görüşülüp kabul edildi.

Parti toplantısına son verildi ve hemen Meclis toplantısı açıldı. Saat öğleden sonra 18.00 idi. Tasarı Anayasa Komisyonunca, yöntem gereği incelenerek, tutanağı hazırlanırken, Meclis başka işlerle uğraştı. En sonu, başkanlık katında bulunan Başkan Vekili İsmet Bey (İsmet (Eker), Meclise şu bilgiyi verdi: "Anayasa Komisyonu, Anayasanın değiştirilmesi ile ilgili tasarının ivedilikle ve hemen görüşülmesini öneriyor." "Kabul!" sesleri üzerine, tutanak okundu. Önerildiği üzere, (ivedilikle) görüşüldü. Sonunda yasa, birçok milletvekillerinin "Yaşasın Cumhuriyet!" diye alkışlanan söylevleriyle kabul edildi.

29 Ekim 1923 günü!

Büyük Millet Meclisi oy birliği ile Gazi Mustafa Kemal Paşa oybirliğiyle yeni Türk Devletinin ilk Cumhurbaşkanı seçilmiştir.

Türkiye'nin ilk Cumhurbaşkanı vakur ve sevinçli bir yüz ile kürsüye çıktığı zaman büyük bir alkış kopmuş, bu sürekli alkışlar arasında konuşan Mustafa Kemal, "Türkiye Cumhuriyeti mesut, muvaffak ve muzaffer olacaktır" cümlesiyle konuşmasına son vermiştir.




Ne Mutlu Türk'üm Diyene!

Sağlık, sıhhat dolu ve başarılı bir hayat yaşamınız dileğiyle sevgi ve saygılarımla hoşçakalın…

Ölmeden Önce Ölmek!

  Merhabalar. Uzun bir zaman oldu yazmayalı ve yayınlamayalı… 2020 yılı itibariyle yaşamımızda yeni durumlar oldu ve yaşandı. Kimi az et...